‘Aşk Ahlakı’, 1931’de yayınlanmış olup; insanın varoluşsal değerleri üzerine eğilen bir eser olarak karşımıza çıkar. Varoluşsal diyoruz çünkü hem ‘Aşk Ahlakı’, hem de ‘Ahlak’ ve ‘Şeytanla Konuşmalar’ adlı eserlerinin oluşturduğu genel resme uzak bir perspektiften bakıldığında; buralarda yer alan fikrilerin şu “İnsan zincirler içinde uyanır, kendi çabalarıyla birer birer bu zincirleri kırarak özgürlüğünü kazanır” önermesi üzerine inşa edildiğini görebiliyoruz.
Bu ifade çok kısa bir nitelikteymiş gibi gözükse de Ülken’in insanın varoluş amacıyla ilgili bütün düşüncelerini bize yansıtır. Tabi ki sadece bu değil, aynı zamanda hocanın eklektik özelliği hakkında da bize bazı ip uçları verir. Özellikle onun etkilendiğini düşündüğümüz Platon, Kant, Kierkegaard ve Nietzsche gibi düşünürlerin izleri onun fikirlerinde dikkatimizi çekmektedir. Bu konuya çalışmamızın belirli bölümlerinde yer yer değineceğiz. Ülken’in ‘Aşk Ahlakı’, temelde bizlere insan olma serüvenimizi gösterir.
Soru şudur aslında? İnsan, nasıl insandır? Ya da Aşık Veysel’in dediği gibi “Dava, insanlık davası” ise bu davanın üstesinden nasıl gelinecektir? Ülken’e göre buna ancak belli mertebelerden geçerek ulaşılmaktadır, çünkü mertebeler, aşk ahlakının özüdür. Toplumda başlayıp kişide tamamlanacak olan bu mertebelerdeki sınavlardan geçerek Aşk Ahlakı’na ulaşılır; onun ifadesiyle “Aşk Ahlakı, bir sınav meydandır”. Bununla birlikte özellikle belirtmemiz gerekir ki ‘Aşk Ahlakı’, eserin ismi sizi yanıltmasın, aşkın metafizik bir temellendirmesi değildir. Mamafih, şunu da özellikle vurgulamamız gerekir ki Ülken’in ahlaki temellendirmesinin merkezinde “Aşk” vardır. Bu “Aşk” bir davadır ve bu dava insanlık davasıdır.
Ülken, Aşk Ahlak’ı fikrinde aslında insanın varoluşsal serüvenini ortaya koymaya çalışır. Bu serüven öyle bir çilekeş süreçtir ki, birçok sınavı ve güçlüğü içeren bir niteliktedir. Ona göre bu sınav sürecinin yeri insanın başarmak zorunda olduğu mertebelerdir. Bu fikrilerinden hareketle Hilmi Ziya Ülken’in bütün felsefesinin insanın neliğini ortaya koymak olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Bu çalışmada da Ülken'in bu konuları nasıl temellendirmeye çalıştığına, onun eklektik yapısına, ‘Kişi’den ne anladığına, buna paralel olarak Şahsiyetçilik ile ilgili temellendirmelerine değinmeğe çalışacağız. Bu süreçte de Hilmi Ziya Ülken’in başta Aşk Ahlakı adlı eseri olmak üzere ‘Ahlak’, ‘Felsefeye Giriş’ gibi temel diğer eserlerinden yararlanacağız.
TAM METİN
"Hilmi Ziya Ülken'de İnsan Olma Mertebesi: Aşk Ahlakı", KKU SBE Dergisi, Kırıkkale Üniversitesi, Kırıkkale, 2023. PDF Göster